Zaman Yönetimi mi, Tercih Yönetimi mi?

Hayat, büyük resme baktığımızda yaptığımız tercihlerin toplamıdır. Bir yol ayrımında hangi yönü seçeceğimizden, nasıl bir kariyer inşa edeceğimize, günün sonunda eve erken dönüp çocuklarımızla vakit geçirip geçirmeyeceğimize kadar her kararımız, bizi bugünkü benliğimize taşıyan bir tercihtir. Özellikle iş dünyasında, tercihlerimizin sonuçları çok daha görünür ve etkili olur. Zaman ayıramadığımız her şey, aslında bilinçli ya da bilinçsiz olarak başka bir şeye öncelik verdiğimiz anlamına gelir.

İş dünyasında veya özel hayatta sıkça duyduğumuz, “Zamanım yoktu”, “Fırsat bulamadım” gibi cümleler, aslında hayatın doğal akışında yaptığımız tercihlerden ibarettir. Bir projeyi tamamlamak için geç saatlere kadar çalışmak, aynı zamanda ailemizle bir akşam yemeğini kaçırmak anlamına gelir. Ancak burada önemli olan, bu kararların farkında olmak ve sonucunu kabul etmektir. İnsanlar çoğunlukla hayatlarındaki pişmanlıkların dış etkenlerden kaynaklandığını düşünür, oysa bu pişmanlıkların çoğu, kendilerine ait olan tercihlerinin bir sonucudur.

Kariyer basamaklarını tırmanırken her fırsatı değerlendirmek isteyebiliriz. Örneğin, bir yönetici toplantıya hazırlanmak için hafta sonu tatilinden feragat edebilir. Bu tercih kısa vadede başarı getirir, ancak uzun vadede kişisel hayatında eksiklere ve huzursuzluğa yol açabilir. Aynı şekilde, özel hayatında sevdiklerine öncelik veren bir birey, kariyerinde bazı ilerlemeleri daha yavaş yaşayabilir. Önemli olan, her iki durumda da neyin değerli olduğuna karar vermek ve bu tercihi içselleştirmektir.

“Zaman ayıramamak” aslında bir yanılgıdır. Gerçek şu ki, zaman, öncelik verdiğimiz şeylere harcanır. Bir dostumuza, sağlığımıza, hobilerimize “zaman bulamamak” yerine, bu zamanı başka bir şeye ayırdığımızı kabul etmeliyiz. Bunu fark etmek, hayatımızda daha bilinçli ve doyurucu tercihler yapmamıza yardımcı olur. Bir iş insanı için sağlıklı bir iş-özel hayat dengesi kurmak, aslında daha verimli bir iş yaşamına zemin hazırlar. Zihni dolu, ruhu yorgun bir birey ne işinde ne de özel hayatında gerçek anlamda var olabilir.

Bir gün “Keşke” dememek için (dilerseniz keşke ile ilgili yazımı buradan okuyabilirsiniz) bugün neyi seçtiğimizin farkında olmak zorundayız. İş dünyasında başarı mı, özel hayatta huzur mu? Aslında bu sorunun cevabı siyah ya da beyaz değildir. Hayat, gri tonlar barındırır. Bazen işimizi, bazen ailemizi seçeriz. Bunu dengelemek ve farkında olarak tercih yapmak bizi güçlü kılar. Her tercih, bir vazgeçiştir, ancak bu vazgeçişleri pişmanlık yerine bilinçli bir seçim olarak gördüğümüzde, hayatımızı daha anlamlı kılabiliriz.

Hayatımızı zaman yönetimi değil, tercih yönetimi belirler. Bugün verdiğimiz her karar, yarın bizi şekillendiren bir adım olacaktır. Tercihlerinizin farkında olun, çünkü hayat, bize sunulan seçeneklerin değil, seçtiklerimizin toplamıdır.

(Bu yazının düzenlenmesinde ve görsel tasarımında YZ araçlarından destek alınmıştır.)

Okunma Sayısı:

bayErgin

'Ancora Imparo'

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski